Dövme bakır ve deve derisinden imal edilmiş kudüm. Kudümümüz taşıma çantası ile birlikte gönderilmektedir. Çantanın içerisinde iki adet zahme, iki adet simit yastık ve icra sehpası bulunmaktadır. Çantamız özellikle yurtdışı seyahat edenler için uçaklarda baş üstü dolaplarına uygun yapılmıştır.
.
Klasik Türk Müziği’nin en önemli vurmalı çalgılarından biri olan kudüm, mehter takımlarında ve tekkelerde kullanılırdı. Metal kaşeli, iki küçük davuldan oluşan ve mızrap ile çalınan bir müzik aleti olan kudümü icra edenlere ise kudümzen denmektedir.
Kudüm; ney, rebap ve halile ile birlikte Mevlevi müziğinin başlıca enstrümanlarından biridir. Bünyesinde yarım küre şeklinde iki adet küçük davul bulunur. Bu müzik aleti geçmişte genellikle dini törenlerde çalınırdı, özellikle mehter müziğinde yeri oldukça önemliydi.
Nakkare adındaki müzik aleti ise kudüme çok benzer ve ondan az ölçüde daha büyüktür. Nakkare ve kudüm mehter takımlarında birlikte çalınır.
Mevlevi tekkelerinde dini ayinlerde yeri oldukça önemlidir. Davulların üzerine deri, çevresine de meşin kaplanmıştır. Ayrıca simit adı verilen bir bağ üzerine oturtulur, bu bağın içine ise ot ya da pamuk doldurulur. Kudümün mızraplarına ise “zahme” denir. Mevleviler için bu müzik aleti son derece önemli ve yücedir, bu yüzden ona “kudüm-i şerif” demişlerdir.
Kudüm tarihçesi
Kudümün tarihçesi Mevlevi kültürüne dayanır. Kudüm ilk olarak Mevleviler tarafından dini törenlerde çalınmıştır ve daha sonra geliştirilmiştir. Türk Klasik Müziği’nde yerini alması ise 20. yüzyıla doğru olmuştur.
Dini olmayan bir konseptte ilk icra edilmesi 1947 yılında Üsküdar Musiki Cemiyeti tarafından verilen bir konserde gerçekleşmiştir. 1957 yılında Kudümzen Hurşit Ungay ilk kez radyo yayınında kudüm icra etmiştir.
20. yüzyılın son yarısında enstrüman yapımcısı Cafer Açın, kudüm üzerinde çeşitli değişiklikler yaparak bu müzik aletini geliştirmiştir. Bunlara ek olarak Sadettin Heper de kudüm konusunda oldukça başarılı bir müzisyen ve bestecidir.
Kudüm nasıl ve neyden yapılır?
Kudümün yapısında bulunan küçük davulların çapı 28-30 santimetre civarında ve yükseklikleri 16 santimetre civarında olmaktadır. Bu davullar aşağı doğru daralır ve yarım küre şeklini andırır.
Dövülmüş bakırdan yapılırlar ve iki kaseyi andırırlar, bir davul diğerinden biraz daha büyük olur. Bu kaselerin üzerine sarılan meşinin kalınlığı ise sesin yüksekliğini ayarlar. Yüksek frekanslı ses çıkaran davul soldadır ve diğer davul da sağda bulunur. Yüksek sesli davula tek denirken diğer davula düm denilir.
Tek adlı davulun üzerindeki meşin daha incedir ve düm’e göre daha küçüktür. Bu meşinin gerilimi müzikte makam denilen akorun elde edilmesine yardımcı olur. Meşin olarak genellikle deve derisi kullanılır ancak bazen lama derisinin de kullanıldığı görülmüştür.
Davullar, içi pamuk ile doldurulmuş iki meşin bağ üzerine yerleştirilir (simit) ve böylece kayıp düşmeleri ile yer ile doğrudan temas etmeleri engellenir, bu da gerçek sesin elde edilmesine yardımcı olur. Kudümün metal gövdesi genellikle deri ile kaplanır ve çok tiz sesler çıkması engellenir.